Cumhurİyet Türkiyesi’nin hükümeti; insanlığın ulaştığı bütün ilerici birikime düşman olan örgütlere verdiği destekle, Suriye’yi kana buladı.
Tayyip Erdoğan yönetimi, bölge ülkelerinin yıldızı olan modern Türkiye’yi Müslüman Kardeşler Örgütü’nün bir şubesi durumuna düşürdü. Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı döneminden itibaren Türkiye’yi bütün komşularıyla ihtilaflı hale getirdi.

Türkiye pırıltısını, ruhunu, varlık gerekçesini, bölgeye örnek olma niteliğini, bir Ortaçağ karanlığı içinde kıvranan, kadınlara seçme ve seçilme hakkı bile vermeyen İslam ülkelerinden farkını büyük ölçüde yitirdi. Onlarla aynı ligin oyuncusu haline geldi.

Dün de bu köşede belirtildiği gibi; Tayyip Erdoğan ve islamcı ekibi, kendi dar ideolojik ve mezhepçi amaçları için bu ülkenin evlatlarının kanı üzerinden bölgede siyaset kumarı oynadı.

Önceki gün Suriye’nin kuzeyindeki Kobani’de patlayan ve yaklaşık 150 kişinin ölmesine, yüzlerce kişinin de yaralanmasına neden olan bombaların  izi de ne yazık ki AKP iktidarını işaret ediyor.

Hükümet, dün katliamı düzenleyen teröristlerin Türkiye’den Suriye’ye geçtiğini yalanladı.
 
Asıl büyük yalan budur. Bugün gazetemizin manşetindeki haber, AKP iktidarının nasıl bir karanlık oyun içinde olduğunu kanıtlıyor.
Yurt, AKP-IŞİD işbirliğinin belgesini ortaya koydu. Katliamı düzenleyen dinci teröristlerin üzerinden Türkiye’nin (siz bunu AKP Hükümeti diye okuyun) kimlikleri çıktı.

Bu bir “suçüstü” halidir.
AKP Hükümeti ve Tayyip Erdoğan, dinci/mezhepçi teröristlerle yaptığı işbirliğinde suçüstü yakalanmıştır. Hükümet ve Erdoğan derhal durumu açıklamalı ve eğer yapabilirlerse Türkiye’yi bu ayıptan kurtarmalıdır.

Dün belirttik; AKP, binlerce cihatçıya, ruh hastası katile, komşumuzda insanları boğazlayan şeriatçı militanlara sınırlarımızı açarak; bu teröristlere para, silah ve barınma olanağı sağlayarak, dahası kendilerine serbest dolaşabilmeleri için kimlik vererek hem bölge güvenliğini hem de  yurttaşlarımızın güvenliğini tehdit ediyor.
AKP’li bir hükümet, bu düzenin şu ya da bu şekilde devam etmesi anlamına gelecektir.

Oysa AKP yöneticileri ve Erdoğan, işlediği suçlar nedeniyle yargılanmalıdır.