İlk kadın

Hikâyem baştan yarım! Çünkü kadınım! … Herşey Âdem ve Havva ile başladı. Yalan! Bir de Lilith vardı! Şöyle ki; Babil ve Sümerlerden, Eski Ahit'e kadar sıçramış yaratılış efsanesinde Âdem ile birlikte yaratılan ilk kadın Lilith olarak geçer. Tevrat'ta açıkça bahsedilmez ama birçok dini kaynakta birinci eş Lilith, ikinci eş Havva'dır. Hıristiyanların ve Musevilerin bir kısmı hala buna inanırlar. Efsaneye göre; Tanrı Âdem ile Lilith'i çamurdan yarattı ve onları cennete yolladı.  Cennet Bahçesi’nde geçen cicim aylarından sonra Lilith Âdem’in -her yerde- üste çıkmasına ve eşitliği bozmasına dayanamadı. Bunu kişiliğine saldırı olarak gördü ve arıza çıkarıp terk-i diyar etti. Âdem’in çektiği yalnızlık ve aşk acısına dayanamayan Tanrı ona kendi kaburga kemiğinden bir eş daha yaptı. Böylelikle erkeğinin bir dediğini iki etmeyen, onu hep üstte tutan, itaatkâr Havva oldu... Oldu ama O da sinsi ve -yoldan çıkaran- oldu!  O gün bugündür defolu üretim gibi hep arkada durduk, çocuk doğurduk, erkeğimizi mutlu ettik!  Çünkü dinler bize bunu söyledi! Ne zaman ki okuyacak, düşünecek, konuşacak olduk bu sefer de cadı olduk! Yani neresinden bakarsan bak biz kadınların mayası bozuk!  İslamiyet kadınlara değer verir gibi gözüküyordu ama dördümüzü bir eve kapatıp tek Adem'e cariye ediyordu... Derken; Yüzyıllar sonra, biz kadınlar tam da kendimizi eşit, özgür ve birey hissederken, bir erkek çıktı ve "Doğurmazsan yarımsın!" dedi.  Üstelik bunu söyleyen bir Cumhurbaşkanı! Şimdi ben, Lilith'den ve Havva'dan miras kalan ihanetin yüzsüzlüğüne sığınarak; "Hadi ordan!" desem ayıp etmiş olmam herhalde! Ne de olsa hikâyem baştan bozuk!

Önceki ve Sonraki Yazılar