Burada kadınlar tarihi arıyor!

Burada kadınlar tarihi arıyor!

Tekirdağ'da devam eden Heraion-Teikhos Antik Kenti kazılarında köylü kadınlar da çalışıyor. Kadınlar hem kazılara yardım ediyor hem de ev bütçelerine destek oluyor.

Tekirdağ’da merkeze bağlı Karaevli köyünde 18 yıl önce başlatılan Heraion-Teikhos Antik Kenti kazı çalışmalarında sona gelindi. Namık Kemal Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neşe Atik başkanlığında devam eden çalışmalarında son beş yıldır 20 köylü kadın da çalışıyor. Antik Çağ’da bugünkü Trakya, Bulgaristan ve Yunanistan’ın kuzeyinde yaşayan, M.Ö. 4’üncü yüzyılda Büyük İskender’in topraklarını ele geçirmesiyle asimile olmuş Trakların tarihini gün yüzüne çıkaran kazı ekibinde görev alan köylü kadınlar, aylık asgari ücretle kazılarda görev alıyor. Kadınlar, büyük bir titizlikle toprağı kazıyor ve taşıyor. Kazı ekibinin en önemli yardımcıları olan kadınlar, tarihi gün yüzüne çıkarmanın mutluluğunu yaşarken, aile bütçelerine de katkı sağdıklarını dile getiriyor.

Kazıda çalışan kadınlardan biri olan, Kıymet Altun (59), kazı alanında severek çalıştıklarını belirterek, “Önceki yıllarda burada fırın dahi bulduk. Heykel figürleri bulduk. Çeşitli tabaklar bulduk. Neşe Hocamızdan Allah razı olsun. Bizi buraya aldı, iş verdi. Ekmek paramızı çıkarıyoruz. Önemli bir eser bulduğumuzda çok seviniyoruz. Hocamız da seviniyor” dedi.
Tekirdağ Rakoczi Müzesi’nin eski müdürü ve kazı çalışması başkanı Akif Işın, kazıda çalışan her bir kadının yaklaşık beş yıldır kendileri ile çalıştığını belirterek, “Ellerinde mala, kazı süpürgesi ve küreklerle, arkeologlara yardım eden kadınlar, kayda değer bir eser bulduklarında sevinçten havalara uçuyorlar. Adeta bir sarraf titizliği ile kazı yapıyorlar” dedi.

TURİZME KAZANDIRILACAK

Yaklaşık 25 dönüm alanı kapsayan, kent merkezine 5 kilometre mesafedeki antik kentte, 2000 yılından bu yana yapılan kazı alanı, Prof. Dr. Neşe Atik’in çabalarıyla kamulaştırıldı. Atik, “Bu alanda önemli bulgular ve Traklara ait bir krallığın kalıntıları bulunuyor. Bu alanı önümüzdeki yıl açık hava müzesi haline getirip, turizmin hizmetine sunmayı planlıyoruz” dedi.
Bu yılki kazıların, Trak medeniyetinin hali hazırda Türkiye’de yapılan tek kazı çalışması olduğunu belirten Atik, “Bu beni çok mutlu ediyor. Çünkü ülkemizdeki kültür turizmi açısından çok önemli ve tek çalışmadır. Özellikle Bulgaristan’da birçok Trak şehri, arkeolojik kazılarda ortaya çıkartıldı. Ama bizde ilk defa çıktığı için Balkan turizmini çekecek bir noktaya geldik. Kazı çalışması yaptığımız bu alan, önceleri bir soğan tarlasıydı. Bugün gelinen noktada ise kamulaştırılması yapıldı. Artık teşhir ve tanzim çalışmalarını yapıyoruz. Sanırım önümüzdeki yıl bu alan halka ve turizme de açılacak ve şehrimiz adına güzel bir tanıtım hem de gelir kaynağı olacak” şeklinde konuştu.

İKİ BÜYÜK AKRAPOL ORTAYA ÇIKARTILDI

Kazılarda 2 büyük akropol da ortaya çıkartıldığını söyleyen Prof. Dr. Atik, “Bir tanesi Heraki- Bele bir ana tanrıça kültü ile ilgili, diğeri ise Sağlık Tanrısı kültü ile ilgili bir yapı olan Akrapol’dü. Sağlık kültünde ilaç fırınları, hasta organlarının adandığı figürler ve tıp aletleri gibi sıra dışı buluntularımız var. Özellikle hiç yıkılmamış bir ilaç fırını var ki, benim bildiğim kadarı ile ülkemizde hiçbir müzede yok. Biz bunları müzeye taşıdık, hatta bu olgular nedeni ile ileride bol ziyaretçi göreceğine de inanıyorum” dedi.