Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu açıkladı: YÖK şefaf bir süreç yönetmiyor öğrenciler “Allah’a emanet”

Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu açıkladı: YÖK şefaf bir süreç yönetmiyor öğrenciler “Allah’a emanet”

Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu, üniversitelerde Covid nedeniyle kapanan sınıf sayısı ve aşılama oranlarının YÖK tarafından paylaşılmadığını ve şeffaf bir süreç yürütülmediğini dile getirdi.

ÖZLEM KARA/ YURT GAZETESİ-  2 yılı aşkın sürenin ardından üniversite öğrencileri, online eğitimin ardından hibrit ( yüzde 60 yüz yüze yüzde 40 online) eğitime başladı.  

Türkiye genelinde 2020-2021  yılında Ön lisans, lisans, yüksek lisans  ve doktora toplamı 8 milyon 240 bin 997 öğrenci bulunuyor.  

Eğitim-Sen’in geçtiğimiz ay açıkladığı rapora göre; Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda sadece 32 il, 127 ilçe ve 24 köyde Covid-19 salgını sebebiyle 798 sınıf kapandı; 580 öğretmen, 2 bin 493 öğrenci ve 24 personel pozitif ya da temaslı olduğunu belirtti.  

dsc-0116.jpg

Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu, Yüksek Öğretim Kurumlarında kapanan sınıf sayısı, öğrencilerin aşılanma durumunun YÖK tarafından şeffaf bir biçimde açıklanmadığını belirtti.  

Öte yandan Devlet üniversitesinde okuyan bir öğrenci, okulunda ve kalmış olduğu yurtta maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyulmadığını dile getirirken  kalmış olduğu yurtta karantina odasının da olmadığını vurguluyor.  

ÖĞRENCİLER ALLAH’A EMANET  

YÖK Başkanı Prof. Erol Özvar’ın, 21 Eylül’de yaptığı açıklamada öğretim elemanlarının yüzde 88,56’sının iki doz aşı yaptırdığını belirten  Muşlu, “ Biz bu açıklamayı yeterli bir açıklama olarak görmüyoruz. Çünkü, üniversitelerde yüz binin üzerinde idari ve teknik personelle ilgili hiçbir açıklama yapılmamıştır. Aynı durum öğrencilerimiz açısından da geçerlidir. Öğrencilerimizin aşılanma düzeyi,vaka tespit edilen öğrenci sayısı ve kapanan ara verilen sınıf sayıları konusunda şeffaf bir süreç yürütülmemektedir. Üniversitelerimiz de yüz yüze ve online eğitim iç içe yürütülen hibrit eğitim sürecine dönüştürülmüş ve nerdeyse kendiliğinden “Allah’a emanet” bir durum söz konusudur” dedi.  

YÖK DÜZENİ DEĞİŞMEDEN  SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ MÜMKÜN DEĞİL  

YÖK tarafından, okullarda ve yurtlarda hijyen durumunun da kamuoyuna sunulmadığını ifade eden Muşlu, “Üniversitelerimizde Covid tedbirlerinin hangi düzeyde alındığı, sınıfların mesafe kurallarına uygun düzenlenip düzenlenmediğini ve yine yurtlarda maske mesafe hijyen kurallarına uygun düzenlemelerin ne durumda olduğu kamuoyu tarafından yeterince bilinmemektedir. YÖK de adeta hiç sorumlu değilmiş gibi kamuoyunu düzenli bir şekilde bilgilendirme ihtiyacı duymamaktadır. Bugün akademik dünyamızın içine düşürüldüğü içler acısı durum, Boğaziçi üniversitesinde yaşananlar ,yurtlarda yer bulamayan öğrenciler, sahte akademik unvanlar yakın akrabaların üniversitelerde görevlendirilmeleri , adrese teslim atamalar vb yaşanan sorunlar akademik dünyamızın karartıldığının açık göstergeleridir. Bilimin , felsefenin sanatın özgürce yapılabildiği özerk demokratik bir akademi dünyası yaratılmadan mevcut YÖK düzeni değişmeden sorunların aşılması mümkün gözükmemektedir. 

OKULLARDA VE YURTLARDA  ÖNLEM ALINMIYOR  

Öte yandan, E.K  isimli bir öğrenci, eğitim görmüş olduğu bir üniversitede hijyen ve mesafe kurallarına uyulmadığını, yurtlarda da bu durumun geçerli olduğunu belirtti. Maskenin takılmasının zorunlu olduğu kantin, ve sınıflar dışında( hocalar gelene kadar) maske ve mesafe kurallarına uyulmadığını dile getirdi. Ayrıca, kalmış olduğu yurtta, karantina odası olmadığını da vurgulayan öğrenci “Covid önlemlerine dair hiçbir tedbir  ne yurtlarda ne de okullarda uygulanmıyor” dedi. EK, bazı zamanlarda okul tuvaletlerinde tuvalet kağıdı ve sabunun olmadığını sınıflarda da dezenfektanların bulmadığını vurguladı.